Skolyoz – Kifoz

Skolyoz ve Kifozda Tıbbi Terimler Sözlüğü

    1. Adölesan skolyoz: Ergenliğin başlangıcından sonra ama iskelet gelişimi tamamlanmadan önce oluşan, omurganın yana doğru eğrilmesi
    2. Allogreft kemik: Başka bir hastadan elde edilen kemik, genellikle kadavra kaynaklı.
    3. Anterior füzyon: Omurganın önünden girilerek disklerin çıkartılıp disk aralıklarının kemik greftiyle doldurulmasıyla yapılan füzyon
    4. Çift eğrilik: Aynı omurgada iki ayrı yana doğru eğrilik olması. Yani omurganın ‘S’ şeklinde olması
    5. Çift majör eğrilik: Hem sırt, hem bel bölgesinde iki yapısal eğriliğin bulunduğu skolyoz.
    6. Çift torakal eğrilik: yapısal üst torakal eğriliği, daha büyük ve deforme edici alt torakal eğriliği ve göreceli olarak yapısal olmayan lomber eğriliği olan skolyozlar.
    7. Dekompansasyon: Skolyoz varlığında torasik kafesin leğen kemiklerinin tam üstünde olmadığında kullanılan terim.
    8. Dengeli skolyoz: İki eğriliği olan ve eğriliklerin birbirlerini dengelediği, orta hat kaymasına neden olmayan eğrilikler.
    9. Diskektomi: İntervertebral diskin (vertebral kemiklerin her birisinin arasında bulunan şok emici olarak görev yapan yumuşak doku) tümünün ya da bir parçasının çıkartılması.
    10. Erişkin skolyoz: İskelet gelişimi tamamlandıktan sonra herhangi bir sebepten dolayı oluşan skolyoz.
    11. Hemivertebra: Doğuştan gelen, kama şekilli bir kemik oluşturacak şekilde bir tarafı tam olarak oluşamamış bir vertebra.
    12. Histerik skolyoz: Psikolojik bir rahatsızlığın belirtisi olarak gelişen, yapısal olmayan bir deformite.
    13. İdiyopatik skolyoz: Sebebi bilinmeyen yapısal eğrilik.
    14. İnklinometre: Gövde rotasyon açısı olarak da bilinen sırtta veya belde hörgüç bulgusunun açısını ölçen alet.
    15. İnfantil skolyoz: Üç yaşına kadar oluşan eğrilik.
    16. İnternal fiksasyon: Omurganın cerrahi uygulanan kısmını sabitlemek için kullanılan metal çubuklar, çengeller, vidalar, teller ve/veya plaklar
    17. Juvenil skolyoz: Üç - on yaşları arasında gelişen eğrilik.
    18. Kifoskolyoz: Artmış kamburlukla ilişkili yapısal skolyoz.
    19. Kifoz: Yandan bakıldığında omurganın arkaya doğru konveks açılaşması. Öne doğru olan omurga eğriliği. Kamburluk.­­
    20. Klippel-Feil Sendromu: 2 ya da daha fazla boyun omurgasının doğuştan gelen füzyonu
    21. Kompensatuar eğrilik: Normal vücut dizilimini sağlamak için asıl yapısal eğriliğin üstünde veya altında oluşan ikincil eğrilik.
    22. Konjenital skolyoz: Doğumda var olan kemik yapı anormalliklerine bağlı skolyoz. Bu anormallikler vertebral oluşumun ve/veya bölünmenin başarısızlığı olarak sınıflandırılırlar.
    23. Lordoz: Sagittal düzlemde omurganın öne doğru açılanması. Kamburluğun (kifozun) tersi.
    24. Lordoskolyoz: Artmış içe doğru eğrilikle bağlantılı skolyoz
    25. Lomber omurga: göğüs bölgesiyle leğen kemikleri arasındaki omurga, bel bölgesi
    26. Lumbar eğrilik: Apeksi birinci ve dördüncü lumbar vertebralar arasında olan eğrilik (lumbar skolyoz olarak da bilinir).
    27. Lumbosakral: Belin lumbar ve sakral bölgelerini ilgilendiren.
    28. Lumbosakral eğrilik: Apeksi beşinci lumbar vertebranın seviyesinde veya altında olan eğrilik (lumbosakral skolyoz olarak da bilinir).
    29. Nöromusküler skolyoz: Santral sinir sisteminin ya da kasların nörolojik bir hastalığından dolayı gelişen skolyoz.
    30. Otogreft kemik: Aynı kişiden elde edilen ve vücudun başka bir bölgesine taşınan kemik doku. Çoğu zaman leğen kemiklerinden veya kaburgalardan elde edilir. Füzyonu desteklemek, hızlandırmak için kullanılır.
    31. Otolog kan: Daha sonra geri kendisine verilmek üzere bir kişiden alınan kan. Kan kaybı beklenen elektif cerrahi işlemlerden önce sık kullanılan bir tekniktir. Bu sayede bilinmeyen donörlerden gelen banka kanı kullanımı engellenebilir ve bulaşıcı hastalık kapma riski ciddi anlamda azaltılabilir.
    32. Ototransfüzyon: Daha önce alınmış otolog kanın hastaya verilmesi uygulaması ve tekniği.
    33. Pedikül: Vertebranın gövdesinden arkaya doğru çıkıntı yapıp yanlardan laminalarla bağlantı kuran kemik yapı.
    34. Posterior füzyon: Arkadan yapılan bir insizyon ile iki ya da daha fazla vertebrayı kemik greftiyle birbirine sabitleme tekniği.
    35. Primer eğrilik: İlk ya da en erken ortaya çıkan eğrilik.
    36. Risser işareti: Çocuk büyüdükçe leğen kemiklerinin tepelerinde ortaya çıkan yarımay şeklindeki kemik oluşumunu tarif eder. İskelet gelişiminin derecesini belirlemede kullanılır.
    37. Sakrum: Sakral vertebralar olarak bilinen beş omurganın birleşerek oluşturduğu, spinal kolonun en altındaki üçgensi kemik. Sakrum üstte sonuncu lumbar vertebrayla ve yanlarda leğen kemikleriyle eklem yapar.
    38. Servikal omurga: Omurganın boyun bölgesindeki kısmı. Kafatasından göğüs kafesine kadar olan yedi omurgayı kapsar.
    39. Skolyometre: Gövde rotasyonunu ölçen bir çeşit inklinometreye verilen isim. Derece ile ifade edilir. Fakat skolyozun derecesinden farklıdır. Filmde ölçülen derece eğikliği, skolyometre ile ölçülen derece ise dönüklüğü gösterir.
    40. Skolyoz: Omurganın 10 dereceden fazla yana doğru kayması, eğilmesi. Omurganın yana doğru eğilmesinie eğriliğin içerisindeki omurga kemiklerinin rotasyonu, yani kendi etrafında dönmesi eşlik eder.
    41. Spinal enstrumantasyon: Füzyon iyileşirken omurga deformitesini azaltmak için omurgaya bağlanan metal parçalar. Bunların arasında çubuklar, çengeller, teller ve vidaların birçok çeşidi ve kombinasyonu vardır.
    42. Spondilit: Omurganın inflamatuar hastalığı.
    43. Spondilolistezis: Bir vertebranın altındaki vertebranın üstünden öne doğru kayması.
    44. Torasik omurga: Omurganın boyun kökünden son kaburgaya kadar olan kısmı. Sırt bölgesi
    45. Torakal eğrilik: Apeksi ikinci ve onbirinci torakal vertebralar arasında bulunan omurga eğriliği.­
    46. Torakolumbar eğrilik: Apeksi onikinci torakal vertebra ile birinci lumbar vertebra arasında bulunan omurga eğriliği.
    47. Torakolumbosakral ortez (TLSO): Torakal ve lumbar omurgayı içeren bir çeşit korse.
    48. Vertebral kolon: Ligamentlerle birbirine bağlanmış, intervertebral disklerle birbirinden ayrılmış, vücuda destek veren, hareketli, vertebral kemiklerden oluşmuş kolon.
    49. Yapısal eğrilik: Değişken olmayan yana doğru eğriliğe sahip omurga bölümü.
    50. Yapısal olmayan eğrilik: Kişinin yanlara doğru eğilmesi ile derecesi önemli ölçüde azalan eğrilik.