Çocuklarda Skolyoz ve Çözüm Yolları

Omurga Eğriliğinde Yeni Cerrahi Yöntem

Omurga eğriliği, tedavi edilmediğinde çeşitli sağlık sorunlarına yol açabiliyor. Cerrahide uygulanan yeni tedavi yöntemi, büyümesi devam eden çocuklarda tekrarlayan ameliyatlan ve bunun yaratacağı psikolojik çöküntüyü engelliyor.

Ameliyatlar Psikolojik Çöküntü Nedeni

3 yaşında tedavisine başlanan bir çocuğun tedavisinin 12 yaşına kadar devam edeceği düşünüldüğünde, bu toplam 22 ameliyat anlamına geliyor. Yapılan klinik çalışmalar, tekrar eden ameliyatların çocuklar ve aileleri üzerinde ciddi stres yarattığını (travma sonrası stres sendromu) ve psikolojik sorunlara neden olduğunu gösteriyor. Dışarıdan uzatılabilen çubuklar tekniği, tekrarlayan ameliyatları ve yaratabileceği sorunları engelliyor. Yöntem sadece büyüyen çocuklara uygulanıyor ve büyüyen çocukların eğriliklerinin tedavisinde avantaj sağlıyor. Bu sistem, gelecekte ergenlik dönemi skolyozlarında da korse yerine geçebilecek bir tedavi yöntemi olarak görülse de, Prof. Dr. Ahmet Alanay, sistemin henüz ergenlik döneminde ortaya çıkan eğrilikler üzerinde test edilmediğini dile getiriyor.

Omurganın yana doğru eğriliği anlamına gelen skolyoz, tedavi edilmediğinde çok ciddi sağlık sorunlarına yol açabiliyor. İstanbul Bilim Üniversitesi Tıp Fakültesi Ortopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi ve Avrupa Omurga Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Ahmet Alanay, sıklıkla kullanılan korse tedavisinin etkisinin tartışmalı olduğunu ve doğru hastaya uygulanmasının büyük önem taşıdığını söylüyor. "Korse tedavisinden beklenen, eğriliği düzeltmesi değil; ilerlemesini engellemesi ve cerrahi tedaviye olan gereksinimi ortadan kaldırmasıdır" diyen Prof. Dr. Alanay, skolyozun düzelmesini sağlayabilecek etkinliği ispatlanmış tek yöntemin ameliyat olduğuna dikkat çekiyor. Ancak ameliyatın da olumsuz sonuçlarının olabileceğinin ve skolyozu olan her hastaya uygulanamayacağının bilinmesi gerekiyor.

Çocuğun Omurgası Kısa Kalmamalı

Büyümekte olan bir çocuğun sırt ve bel bölgesindeki 40 dereceyi aşmış eğrilikler, erişkin çağda mutlaka ilerleyip önemli sağlık sorunlarına neden olacağı için, bu hastalara ameliyat gerekiyor. Büyümesini tamamlamak üzere olan veya tamamlamış erişkin hastaların sırt bölgesindeki 50 ve bel bölgesindeki 40 derece ve üstü eğriliklerin de ameliyat edilmesi öneriliyor. Büyüyen çocuklarda omurganın kısa kalmasını engellemek için omurganın sabitlenmesi, hareketin yok edilmesi ve büyümenin durdurulması olarak tanımlanan füzyon işleminden uzak durmak gerektiğini belirten Alanay, bu konudaki sözlerini şöyle sürdürüyor: "Eğer korse tedavisi eğriliği durduramazsa, çocuğun omurgasına yerleştirilen vida ve çubuk sistemleriyle, füzyon işlemi uygulamadan eğriliğin düzeltilmesi gerekiyor. ‘Uzatılabilen çubuklar sistemi' adı verilen bu yöntem, cilt altına yerleştirilen korse gibi çalışıyor. Ne var ki omurgadaki büyüme devam edeceği için, içten konan çubuklara rağmen eğrilik ilerlemeyi sürdürüyor. Bu nedenle, 6 ayda bir yapılan ameliyatlarla mevcut çubuklar uzatılıyor ve eğriliğin tekrarlayarak düzeltilmesi gerekiyor."

Uzatılan Çubuklar Kurtarıcı Oluyor

Omurgaya füzyon işleminin, büyümenin azaldığı veya durduğu zaman uygulanması gerektiğine dikkat çeken Alanay, bunun, uzayabilen klasik çubuklarla yapıldığında son derece riskli bir yöntem olduğunun altını çiziyor. Bu yöntemde, omurgaya yerleştirilen özel çubuklar, daha sonra omurga tekrar açılmadan dışarıdan yaratılan manyetik bir alan aracılığıyla kontrollü olarak uzatılabiliyor. Böylece tekrarlayan ameliyatlar yerine çubukları tek ameliyatla yerleştirmek ve omurgayı açmadan periyodik uzatmalarla eğriliğin ilerlemesini kontrol etmek mümkün hale geliyor. Yani bu yöntem, skolyozun ameliyatsız tedavi edilmesini sağlamasa da, küçük çocukları sık sık tekrarlayan ameliyatlardan kurtarıyor. Uzatma işlemleri anesteziye gerek kalmadan, poliklinik şartlarında yapılabiliyor.

Gereksiz Film Çekimine Son!

Prof. Dr. Ahmet Alanay, "Son yıllarda skolyoza yol açan nedenin bulunması konusunda ilerleme kaydedildi. En önemli gelişmeden biri; melatonin eksikliğinin nedenler arasında olabileceğinin gösterilmesi. İkincisi ise skolyozdan sorumlu olduğu düşünülen birçok genin bulunması" diyor. ABD'de öncü çalışmalarına başlanmış bir diğer yeniliğin skolyozdan sorumlu genler sayesinde hangi skolyozun ilerleyip hangisinin ilerlemeyeceğinin tespit edilmesi olduğunu belirten Alanay, ekliyor: "Bu çalışmaların ilerlemesiyle yakın zamanda gereksiz film çekimleri ve korse kullanımı engellenebilecek. Cerrahi açıdan, dışarıdan kontrol edilebilen çubukların geliştirilmesi, çok daha küçük girişimler ve omurga esnekliği ile hareketi yok etmek anlamına geliyor. Skolyozun, dişlerin tel kullanılarak düzeltilmesine benzeyen bir yöntemle tedavi edilebileceğine inanılıyor.

Spor Skolyozu Engellemiyor

Prof. Dr. Ahmet Alanay, "Bilimsel olarak herhangi bir spor dalının skolyozu engellediğini, düzelttiğini veya neden olup artırdığını gösteren bir kanıt yok." diyor. Bunun yanında, küçük yaşta edinilen spor alışkanlığının, skolyozu olsun ya da olmasın tüm çocuklar için gerekli olduğunu belirtiyor. "Skolyozu olan çocuğa spor yaptırmak hiçbir şey yaptırmamaktan daha iyidir." diyen Prof. Dr. Alanay, ailelere, skolyozun kontrolü veya düzeltilmesi açısından spordan beklentilerinin çok yüksek olmamasını öneriyor. Ayrıca ailelere, çocuklarını, sevdiği ve fizik kondisyonunu artıracak bir spor dalına yönlendirmelerini tavsiye ediyor.

Kimler Korse Kullanmalı

Korse tedavisi, sadece büyüme potansiyeli olan çocuklarda ve 20-40 derece arası eğriliklerde uygulanıyor. 40 derece üzeri eğriliklerde başarı oranı çok düşük bulunuyor. Özellikle ergenlik çağında olan ve eğriliği belirtilen düzeyin üzerindeki hastalara korse kullanımı önerilmiyor. Prof. Dr. Ahmet Alanay, "Kendisine korse tedavisi uygulanacak olan çocuk, büyüme sürecini mutlaka tamamlamamış olmalı. Bu tedaviden etkili bir sonuç alabilmek için, çocuk korsesini günde en az 20 ideal olarak ise 23 saat takmalı" diye konuşuyor.